OMÜ Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Alparslan Şahin, yaşlılıkta unutkanlığın normal olmadığını ve Alzheimer gibi hastalıkların erken teşhisinin önemine dikkat çekti. Uzun yıllardır demans, Alzheimer ve Parkinson hastalıkları üzerinde çalışan Şahin, toplumda yaşlılıkta unutkanlığın normal kabul edilmesinin yanlış bir kanı olduğunu vurguladı. Bu durumun, hastalıkların erken teşhisini geciktirdiğini ve tedaviye uyumu olumsuz etkilediğini belirtti. Özellikle Alzheimer ilaçlarının ömür boyu kullanılması gerektiğini ancak hastaların ilaç kullanımına uyum konusunda sıkıntı yaşadıklarını, tanı konulan hastaların sadece yüzde 30-40'ının tedaviye tam olarak uyduğunu ifade etti. Prof. Şahin, erken teşhis ve tedaviye uyumun, hastalığın ilerlemesini yavaşlatmada ve yaşam kalitesini korumada oldukça önemli olduğunu vurguladı. Bu konuda yapılan çalışmaların ve yeni ilaçların umut verici olduğunu ancak henüz yeterli olmadığını belirtti.

Alzheimer Hastalığı ve Tedavisi

Şahin, Alzheimer tedavisinde kullanılan ilaçların sınırlı etkiye sahip olduğunu ve özellikle yeni onaylanan ilaçların yüksek maliyetine rağmen etki oranlarının yüzde 30 civarında kaldığını söyledi. Amerika Birleşik Devletleri'nde onaylanan bu ilaçların, hastalığın seyrini durdurma potansiyeline sahip olmasına rağmen, insanlardaki etkilerinin hayvan deneylerindeki kadar başarılı olmadığını açıkladı. Yeni ilaçlar üzerindeki çalışmaların devam ettiğini ve Türkiye'de de bu ilaçlardan birinin onaylanması için başvuru yapıldığını belirtti. Bununla birlikte, bu ilaçların yüksek maliyetinin de bir sorun olduğunu ekledi. Prof. Şahin, gelecekte daha etkili ve uygun fiyatlı ilaçların geliştirilmesi için umutlu olduğunu belirtti.

Alzheimer'dan Korunma Yolları

Prof. Dr. Şahin, Alzheimer hastalığından korunmak için sağlıklı yaşam tarzının önemini vurguladı. Akdeniz tipi diyet, düzenli spor, sosyal aktivitelere katılım ve zihinsel uyarıcı aktiviteler gibi faktörlerin önemine dikkat çekti. Kolesterol içeriği düşük beslenme, düzenli egzersiz, sosyal aktivitelere katılmak ve beyni aktif tutmak gibi yöntemlerin Alzheimer riskini azaltabileceğini belirtti. Ancak Omega 3, ginkgo biloba gibi takviyelerin ise bilimsel olarak kanıtlanmış bir faydasının olmadığını ve bu konuda yapılan çalışmalardan sonuç alınamadığını vurguladı. Erken yaşlardan itibaren bu önlemleri almanın, ileriki yaşlarda Alzheimer riskini azaltmada daha etkili olduğunu belirtti. 60-70 yaşlarından sonra bu önlemleri almanın sınırlı bir etkisi olduğunu da sözlerine ekledi.

Unutkanlık ve Hekim Görüşü

Her unutkanlığın demans belirtisi olmadığını ancak her unutkanlığın değerlendirilmesi gerektiğini belirten Şahin, günlük yaşamı etkileyen unutkanlıklar karşısında mutlaka bir hekime danışılması gerektiğinin altını çizdi. Ailede Alzheimer öyküsünün risk faktörü olduğunu, bu durumda riskin iki katına çıktığını belirtti. Kronik uykusuzluk, kötü beslenme ve zararlı alışkanlıkların da riski artırdığını ancak demansa doğrudan sebep olmadığını ifade etti. Sonuç olarak, Prof. Şahin unutkanlıkların küçük gibi görünse de hafife alınmaması gerektiğini ve günlük yaşamı etkilemeye başlaması durumunda mutlaka bir uzman görüşü alınması gerektiğini belirtti.